Örneğin, önemli bir deneyi yürüten bir bilim insanı, dikkati dağılmadan işine odaklanabilir ve sonuçların doğruluğunu tehlikeye atan hiçbir dikkat dağıtıcı veya rahatsızlıktan emin olabilir. Benzer şekilde, yaratıcı sürece derinlemesine dalmış bir sanatçı, dikkati dağılmadan sanatına kendini adayabilir, tutkusunun ve ilhamının, dışsal dikkat dağıtıcı unsurlar olmadan çalışmalarına rehberlik etmesine izin verebilir.
Özünde, dikkat dağılmadan kendini adamak, diğer tüm kaygıları bir kenara bırakmak ve kişinin bir şeye bölünmemiş dikkatini ve bağlılığını vermek anlamına gelir, bu da odaklanmış bir konsantrasyon ve sarsılmaz bir adanmışlık durumuyla sonuçlanır.