Uzak bir kıyı, uzak bir gelgit
Parçalanmış bir gökyüzü, parçalanmış bir zaman
Yalnız bir kalp, yalnız bir ruh
Kırık bir hayal, kırık bir umut
[Ön Nakarat]
Tehlike hattındayım
Kıyametin eşiğindeyim
Felaketin eşiğindeyim
ipimin ucundayım
[Koro]
Tehlike hattındayım
Felaketin eşiğindeyim
ipimin ucundayım
Ama pes etmeyeceğim
[Ayet 2]
Cehennemden geçip geri döndüm
Şeytanı gördüm ve hayatta kaldım
Şeytanlarımla yüzleştim ve kazandım
Hiçbir şeyin beni durdurmasına izin vermeyeceğim
[Ön Nakarat]
Tehlike hattındayım
Kıyametin eşiğindeyim
Felaketin eşiğindeyim
ipimin ucundayım
[Koro]
Tehlike hattındayım
Felaketin eşiğindeyim
ipimin ucundayım
Ama pes etmeyeceğim
[Köprü]
Bunu yapabileceğimi biliyorum
Devam edecek gücüm var
Vazgeçmeyeceğim
Ne olursa olsun
[Koro]
Tehlike hattındayım
Felaketin eşiğindeyim
ipimin ucundayım
Ama pes etmeyeceğim
[Çıkış]
başaracağım
hayatta kalacağım
kazanacağım