Mavinin tonlarıyla dolu bir dünyada batan güneşin yasını tutuyorsun
Alacakaranlık gökyüzünü dolduruyor, gölgeleri birer birer düşürüyor
Gün yaklaşıyor, gece her yeri sarıyor
Sessizliğin çağırdığı gibi, seni masallar fısıldamaya bırakıyorum, usulca çağır
(Nakarat Öncesi)
Oh, solan ışığın, kayıp giden sıcaklığın yasını tutuyorsun
Yeni başlangıçların hüküm sürdüğü şafağa duyulan özlem
Ama bu alacakaranlık saatinde teselliyi yıldızlarda bul
Sabah parmaklıklarını kırıncaya kadar sana karanlıkta rehberlik ederler
(Koro)
Güneşin gidişinin yasını tutuyorsun ama umut hala titriyor
Gecedeki bir mum gibi, sabaha kadar sana yol gösterir
Derin vadiler ve uzun gölgeler boyunca o orada senin yanında
Yolunu bulacaksın, çünkü umudun kucaklaşması sana yol gösterecek
(Ayet 2)
Akşamın kucaklaşmasının ortasında anılar dans ediyor ve oynuyor
Dünden kalma yankılar gibi değerli anların fısıltıları
Gün batımının tonları zihninizde bir tuval oluşturuyor
Hayaller uçup giderken, hafif bir esintiyle taşınıyor, çok nazik
(Nakarat Öncesi)
Oh, solan ışığın, kayıp giden sıcaklığın yasını tutuyorsun
Yeni başlangıçların hüküm sürdüğü şafağa duyulan özlem
Ama bu alacakaranlık saatinde teselliyi yıldızlarda bul
Sabah parmaklıklarını kırıncaya kadar sana karanlıkta rehberlik ederler
(Koro)
Güneşin gidişinin yasını tutuyorsun ama umut hala titriyor
Gecedeki bir mum gibi, sabaha kadar sana yol gösterir
Derin vadiler ve uzun gölgeler boyunca o orada senin yanında
Yolunu bulacaksın, çünkü umudun kucaklaşması sana yol gösterecek
(Köprü)
Ay, gümüşi parıltısını saçıyor, gecede bir işaret ışığı
Bu yolculukta size rehberlik ediyor, yumuşak ışığını saçıyor
O halde bakışlarınızı göklere kaldırın, bırakın yıldızlar rehberiniz olsun
Seni yeni rüyaların yerleşeceği sabaha götürecekler
(Koro)
Güneşin gidişinin yasını tutuyorsun ama umut hala titriyor
Gecedeki bir mum gibi, sabaha kadar sana yol gösterir
Derin vadiler ve uzun gölgeler boyunca o orada senin yanında
Yolunu bulacaksın, çünkü umudun kucaklaşması sana yol gösterecek