Sırların beklediği gizemli bir dünyada,
Oldukça benzersiz bir tutkuya sahip bir adam var.
Arkeolog, sırtında elbise yokken,
Kimsenin ayak basmaya cesaret edemediği geçmişi aramak.
(Koro)
Çıplak Arkeolog, cesur ve cesur,
Tarihin anlatılmamış hikayelerini ortaya çıkarmak.
Keskin gözleri ve gerçeğe olan sevgisiyle,
Antik olanı bulmak için dünyayı dolaşıyor.
(Ayet 2)
Okyanusun derinliklerinden uzak diyarlara,
Hayalleri nereye götürürse götürsün peşinden gider.
Sıcak çöllerden, soğuk dağ zirvelerine,
Onu hiçbir şey durduramaz; arayışı onu yönlendiriyor.
(Koro)
Çıplak Arkeolog, cesur ve cesur,
Tarihin anlatılmamış hikayelerini ortaya çıkarmak.
Keskin gözleri ve gerçeğe olan sevgisiyle,
Antik olanı bulmak için dünyayı dolaşıyor.
(Köprü)
O, sarsılmaz bir şevkle kazıyor ve yokluyor,
Yerin altında saklı sırları ortaya çıkarmak.
Eski metinleri açık kitaplar gibi okuyor.
Yüzyıllardır yok olanlardan öğreniyorum.
(Koro)
Çıplak Arkeolog, cesur ve cesur,
Tarihin anlatılmamış hikayelerini ortaya çıkarmak.
Keskin gözleri ve gerçeğe olan sevgisiyle,
Antik olanı bulmak için dünyayı dolaşıyor.
(Çıkış)
O halde hepimiz bu olağanüstü adamı selamlayalım,
Çıplak tutkusuyla geçmişi canlandıran.
Çağımızın efsanesi Çıplak Arkeolog,
Hepimize bilinmeyeni kucaklamamız için ilham veriyor.