* Kıta Kongresi Başkanı olarak: Hancock, Bildirge kabul edildiğinde Kongrenin başkanlık görevlisiydi. Başkanlık görevlisinin resmi belgeleri imzalaması standart bir uygulamaydı ve bu da Hancock'un imzasını belgede en önemli hale getirdi.
* isyanın sembolü: Hancock, Boston'da zengin bir tüccar ve önde gelen figürdü ve onu İngiliz yetkililerin hedefi haline getirdi. Büyük ve net olan cesur imzası, meydan okuyan bir bağımsızlık beyanı olarak hizmet etti. "İşte buradayım, gel ve beni al!"
* tanıtım ve meşruiyet: Beyanname geniş çapta dolaşım ve okunmalıdır ve Hancock'un imzası, hem büyüklüğü hem de kötü şöhreti ile belgenin maksimum dikkat çekmesine yardımcı olurdu. Ayrıca belgeye meşruiyet ve otorite duygusu ekledi.
Esasen, Hancock'un imzası hem pratik bir zorunluluk hem de bağımsızlık nedenine karşı güçlü bir meydan okuma ve bağlılık ifadesiydi. Amerikan devriminin bir sembolü haline geldi, İngiliz yönetiminden kurtulmaya cesaret edenlerin risklerini hatırlattı.