1. Tele ekran: Tele ekran, hükümetin her yerde var olan gözetiminin bir sembolüdür. Vatandaşları sürekli izliyor, Parti ideolojisine uymalarını sağlıyor. Aynı zamanda partinin mesajlarını yayan ve halk üzerindeki kontrolünü güçlendiren bir propaganda aracı olarak da hizmet vermektedir.
2. Büyük Birader: Big Brother, Okyanusya'daki totaliter rejimin sembolik bir temsilidir. O, vatandaşlardan tam sadakat ve itaat talep eden, dikkatli ve her yerde hazır bulunan bir lider olarak tasvir edilen çok güçlü bir figürdür. O, Partinin kontrolü ve baskısının yanı sıra Partinin vatandaşlarına aşıladığı korkunun da sembolüdür.
3. Hakikat Bakanlığı: Bu bakanlık, gerçeği manipüle etmekten ve tarihi Partinin gündemine uyacak şekilde yeniden yazmaktan sorumludur. Hükümetin bilgi üzerindeki kontrolünü ve gücü sürdürmek için gerçeği çarpıtma yeteneğini sembolize ediyor.
4. Yenikonuş: Yenisöylem, Okyanusya'nın resmi dilidir ve vatandaşların karmaşık düşünce ve fikirleri ifade etme yeteneğini sınırlamak için tasarlanmıştır. Bu, Partinin dil üzerindeki kontrolünün ve ifade özgürlüğünü kısıtlama girişiminin sembolüdür.
5. Düşünce Polisi: Düşünce Polisi, Parti ilkelerine aykırı her türlü düşünce veya eylem anlamına gelen düşünce suçlarından dolayı bireyleri cezalandıran gizli bir polis gücüdür. Bunlar, Partinin vatandaşların özel düşüncelerine müdahalesini ve uygunsuzluk nedeniyle sürekli cezalandırma tehdidini sembolize ediyor.
6. İki Dakikalık Nefret: Bu günlük ritüel sırasında vatandaşlar, Partinin düşmanlarına karşı nefret ve öfkelerini ifade etmeye teşvik ediliyor. Bu, Partinin duyguları manipüle etmesini ve vatandaşların öfkesini ve hayal kırıklığını dış hedeflere kanalize ederek dikkati iç meselelerden başka yöne çekme yeteneğini sembolize ediyor.
7. Proleterler: Proleterler, Okyanusya'daki en düşük sosyal sınıftır ve nüfusun yaklaşık %85'ini oluşturur. Partinin gözetiminin dışında tutuluyorlar ve yoksulluk ve cehalet içinde yaşıyorlar. Partinin gerçek doğasından habersiz kalan ve uyum ve teslimiyet içinde yaşamaktan memnun olan insan kitlesini simgeliyorlar.
8. Kırmızı-beyaz-siyah banner: Okyanusya bayrağı sırasıyla Partinin kontrolünü, barışı ve cehaletini simgeleyen kırmızı, beyaz ve siyah olarak tanımlanıyor. Bu renkler Partinin iktidarı sürdürmek için uyguladığı baskıyı, pasifleştirmeyi ve manipülasyonu yansıtıyor.
9. Kestane Ağacı Kafesi: Bu kafe, Winston ve Julia'nın yasak aşka giriştikleri ve Parti'ye isyanlarını dile getirdikleri buluşma yeridir. Kestane ağacı umudu, özgürlüğü ve baskıcı rejimin dışında bir yaşam olasılığını temsil ediyor.
10. Bodrumdaki fare: Bu sembol Winston'ın içindeki korkuları ve Düşünce Polisi'nin gizlenen tehlikesini temsil ediyor. Bu, Partinin otoritesini sorgulamanın her zaman mevcut olan keşfedilme ve cezalandırılma tehdidinin bir hatırlatıcısıdır.
Bunlar 1984'te kullanılan sembolizmin sadece birkaç örneğidir. Roman, Orwell'in karmaşık fikirleri keşfetmesine ve tasvir ettiği totaliter toplumun baskıcı doğasını aktarmasına olanak tanıyan sembolik öğeler açısından zengindir.