- Büyücülüğe İnanç :Hale, Salem'e büyücülüğün varlığına olan gerçek inancıyla gelir. O dönemde pek çok kişi bu inancı paylaşıyordu ve Hale, cadı yargılamalarına samimiyetle ve gerçeği ortaya çıkarma isteğiyle yaklaşıyordu. Hale, büyücülüğü itiraf etmenin bir kişinin ruhunu temizleyebileceğine ve kasıtlı olarak bunu hiç yapmadığına inansalar bile ebedi laneti önleyebileceğine gerçekten inanıyor.
- Barış Umudu :Hale aynı zamanda toplumda barışı ve düzeni yeniden sağlama arzusuyla da motive oluyor. Büyücülük denemeleri kaosa neden olup köyün uyumunu bozarken Hale, itirafları histeriyi ve korkuyu sona erdirmenin potansiyel bir yolu olarak görür. İtirafları teşvik ederek, bir yandan cadı yargılamalarına son verirken bir yandan da sanıklara teselli vermeyi umuyordu.
- Geçmiş Deneyimin Etkisi :Hale, Salem'e gelmeden önce diğer kasabalardaki büyücülük suçlamalarını çözmede bir miktar başarı elde etti. Bu geçmiş deneyimlere dayanarak, cadıların itiraf etmesini sağlamanın bu tür durumlarla başa çıkmanın ve toplumsal uyumu sağlamanın en etkili yolu olduğuna gerçekten inanıyor olabilir.
Ancak yargılamanın derinliklerine indikçe Hale, somut delillerin bulunmamasından giderek daha fazla rahatsız olmaya başlar ve kasabadaki bazı kişilerin verdiği bazı ifadelerin gerçekliğini sorgulamaya başlar. Duruşmaların büyücülüğe samimi bir inançtan ziyade asılsız suçlamalar ve kişisel kinlerden kaynaklandığını fark ediyor.