Şekil ve Boyut: Globe Tiyatrosu, çapı yaklaşık 30 metre olan büyük, dairesel bir ahşap binaydı. 3.000'e kadar seyirciyi ağırlayabiliyor ve bu da onu Elizabeth dönemi Londra'sının en büyük tiyatrolarından biri yapıyor.
Üç Katmanlı Oturma: Globe Tiyatrosu'nun üç katmanlı bir oturma düzeni vardı. Topraklılar, "avlu" veya "çukur" adı verilen en alt kademede bulunuyordu. "Galeriler" veya "iskeleler" olarak bilinen orta katman, ödeme yapan müşteriler için ayrı oturma alanlarına bölündü. "Gökyüzü" veya "kulübeler" olarak adlandırılan en yüksek kat, sazdan bir çatıyla kaplıydı ve balkon sahneleri veya müzisyenlerin barınması için kullanılıyordu.
Sahne ve Aydınlatma: Sahne, seyircilere yansıtılan yükseltilmiş bir platformdu. Perdesi yoktu ve oyuncular her iki taraftaki kapılardan girip çıkıyorlardı. Globe Tiyatrosu'nda elektrikli aydınlatma yoktu, bu nedenle performanslar doğal gün ışığına dayanıyordu. Kötü havalarda tiyatroda ek aydınlatma sağlamak için mumlar veya meşaleler kullanılmış olabilir.
Kitle ve Sosyal Yapı: Globe Tiyatrosu, soylulardan zengin tüccarlara, halktan çıraklara kadar çok çeşitli bir izleyici kitlesinin ilgisini çekti. Sosyal hiyerarşi, oturma düzenlemelerine de yansıdı; üst katmanlar yüksek sosyal sınıflar tarafından işgal edilirken, topraklılar alt sınıflar tarafından dolduruldu.
Çok Yönlülük ve Esneklik: Globe Theatre'ın esnek sahnesi ve basit tasarımı, oyunların sahnelenmesinde çok yönlülüğe olanak sağladı. Shakespeare'in oyunları genellikle sahnenin farklı düzeylerinden yararlanılarak ve müzik, dans ve özel efektler kullanılarak çeşitli şekillerde oynanırdı.
Akustik Özellikler: Globe Theatre, oyuncuların seslerinin tiyatronun her yerinde net bir şekilde duyulabilmesini sağlayacak şekilde mükemmel akustik özelliklerle tasarlandı. Dairesel şekil ve üç katmanlı oturma yeri sesin yükseltilmesine ve yankıların en aza indirilmesine yardımcı oldu.
Genel olarak Globe Tiyatrosu, Elizabeth dönemi İngiltere'sinin canlı tiyatro kültürünü örnekleyen ve Shakespeare'in oyunlarının ve İngiliz tiyatro geleneğinin gelişiminde önemli bir rol oynayan dikkat çekici ve ikonik bir yapıydı.