Oyun tutku, aşk ve trajediyle dolu. Shakespeare'in hikayeye ve karakterlere derinden bağlı olduğu açık. Sevginin gücü ve nefretin yıkıcılığı gibi oyunun temalarını güçlü bir şekilde hissetti.
Shakespeare'in Romeo ve Juliet'i yazarken kendi kişisel hayatından etkilenmiş olması da mümkündür. Yakın zamanda oğlu Hamnet'i kaybetmişti ve muhtemelen acı ve kayıp hissediyordu. Bu, oyunun trajik tonuna katkıda bulunmuş olabilir.
Sonuçta Shakespeare'in Romeo ve Juliet'i yazarken ne hissettiğini kesin olarak bilemeyiz. Ancak onun son derece tutkulu ve yetenekli, ölümsüz bir başyapıt yaratmayı başaran bir yazar olduğunu söyleyebiliriz.