Zulüm Tiyatrosu, tiyatronun seyirciyi farklı bir dünyaya taşıyabilecek ritüelistik bir deneyim olması gerektiği fikrinden yola çıkıyor. Artaud, geleneksel tiyatronun fazla uysal olduğunu ve seyirci üzerinde gerçek bir etkisi olmadığını savundu. Tiyatronun daha çok oyuncuların ve seyircilerin ortak bir deneyime katıldığı dini bir tören olması gerektiğine inanıyordu.
Zulüm Tiyatrosu tartışmalı bir tiyatro biçimidir ve aşırı şiddet içeren ve sömürücü olduğu için eleştirilmiştir. Ancak aynı zamanda özgünlüğü ve geleneksel tiyatronun geleneklerine meydan okuma yeteneği nedeniyle de övgüyle karşılandı. Zalimlik Tiyatrosu'nun modern tiyatronun gelişiminde önemli bir etkisi olmuştur ve sanatçılar ve sanatçılar için ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.
İşte Zalimlik Tiyatrosu'nun temel özelliklerinden bazıları:
* Şiddet ve şok kullanımı: Artaud, tiyatronun seyircinin savunmasını kırabilecek ve onları yeni olasılıklara açabilecek şiddetli ve şok edici bir deneyim olması gerektiğine inanıyordu.
* Ritüel unsurlar: Zalimlik Tiyatrosu, gizem ve hayranlık duygusu yaratmak için sıklıkla dans, ilahiler ve davul çalma gibi ritüel unsurları içerir.
* İzleyici katılımı: Artaud, seyircinin pasif bir gözlemci olmaktan ziyade teatral deneyime aktif bir katılımcı olması gerektiğine inanıyordu.
* İzleyicinin dönüşümü: Zalimlik Tiyatrosu seyirciye dünyaya yeni bir bakış açısı kazandırarak onları dönüştürmeyi amaçlıyor. Artaud, tiyatronun insanları yeni olasılıklara açarak ve mevcut inançlarına meydan okuyarak hayatlarını değiştirebileceğine inanıyordu.