Shylock'un bu kötü muameleye ilk tepkisi teslimiyet ve öfke oldu. Bir Yahudi olarak Venedik toplumunun dışında biri olduğunu ve statüsünün getirdiği hakaretlere ve önyargılara katlanması gerektiğini kabul ediyor. Ünlü "Yahudi'nin gözleri yok mu?" Shylock, konuşmasında Yahudiler ve Hıristiyanlar arasındaki farklılıklara rağmen aynı temel insani duygu ve deneyimleri paylaştıklarını öne sürüyor:
''''
Yahudi gözleri yok mu? Bir Yahudinin elleri, organları, boyutları, duyuları, sevgileri, tutkuları yok mu? Bir Hıristiyan gibi aynı yiyeceklerle beslenir, aynı silahlarla yaralanır, aynı hastalıklara maruz kalır, aynı yöntemlerle iyileşir, aynı kış ve yaz aylarında ısınır ve soğutulur mu? Eğer bizi batırsan kanamaz mıyız? bizi gıdıklarsan gülmez miyiz? bizi zehirlerseniz ölmez miyiz? ve eğer bize haksızlık ederseniz intikam almaz mıyız?
''''
Bu konuşma Shylock'un adaletsizlik duygusunu ve kendisine haksızlık edenlerden intikam alma arzusunu vurgulamaktadır. Ancak onun kırgınlığı tek tek Hıristiyanlarla sınırlı değil; bu durum onu ötekileştiren ve ona karşı ayrımcılık yapan tüm Hıristiyan toplumunu kapsıyor.
Oyun ilerledikçe Shylock'un öfkesi ve intikam arzusu daha da belirginleşir. Antonio kredisini ödeyemediğinde Shylock, Antonio'nun hayatını riske atmak anlamına gelse bile yarım kilo etin tam cezasını almakta ısrar eder. Bu aşırı önlem Shylock'un derin nefretini ve sürekli baskı karşısında gücünü ortaya koyma ihtiyacını yansıtıyor.
Shylock, meydan okumasına rağmen intikam arayışında sonunda mağlup olur. Venedik Dükü, Antonio'nun lehine karar verir ve Shylock, Hıristiyanlığa geçip servetinden vazgeçmek zorunda kalır. Bu sonuç, Shylock'un isyanının sınırlarının altını çiziyor ve Venedik toplumunda var olan kalıcı güç yapılarını ve önyargıları vurguluyor.
Genel olarak Shylock'un Hıristiyan Venediklilerden gördüğü kötü muameleye verdiği tepkiler karmaşık ve çok yönlüdür; teslimiyet ve kırgınlıktan öfkeye, meydan okumaya ve nihayetinde yenilgiye kadar uzanır. Onun karakteri, Shakespeare'in dini ve sosyal ayrımların damgasını vurduğu bir toplumda önyargı, intikam ve adalet mücadelesi temalarını keşfetmesi için bir araç görevi görüyor.