Hamlet'in tereddütünün nedenleri:
* Ahlaki ikilem: Hamlet, Claudius gibi bir katil bile öldürme eyleminden derinden rahatsız oluyor. Claudius'u dua ederken öldürmenin onu cennete göndereceğine ve böylece suçları için haklı cezadan kaçacağına inanıyor. Bu, Hamlet için ahlaki bir ilişki yaratır - Claudius'un ölmesini istiyor, ama onun cennete gitmesini istemiyor.
* Sonuç korkusu: Hamlet, eylemlerinin sonuçları konusunda da temkinlidir. Claudius'u öldürdükten sonra ne olacağından, özellikle de kanlı bir iç savaş potansiyeli hakkında endişeleniyor. Bu istenmeyen sonuçlar korkusu, onu acımasızca hareket etmekte tereddüt ediyor.
* İntikam arzusu: Ahlaki nitelikleri gerçek olsa da, Hamlet de intikamının potansiyelini yok ediyor gibi görünüyor. Claudius'un acı çekmesini, kendisinin hissettiği acı ve işkenceyi deneyimlemesini istiyor. Claudius için yavaş ve acı verici bir ölüm arzusu, ertelemesine katkıda bulunabilir.
* Hamlet'in doğası: Hamlet derin içgözlemsel ve düşünceli bir karakterdir. Hareketlerini ve sonuçlarını sürekli olarak analiz ederek bir dereceye kadar felce yol açar. Bu entelektüellik, parlaklığının bir kaynağı olsa da, onu tereddüt ve eylemsizliğe eğilimli hale getirir.
Hamlet'in harekete geçmemesinin sonuçları:
* Artan şiddet: Hamlet'in harekete geçmemesi şiddet döngüsünü körükler. Oyunun merkezi çatışması gittikçe yoğunlaşıyor ve artan sayıda ölüme yol açıyor.
* Kayıp Fırsat: Tüm trajedinin kaynağı olan Claudius'u ortadan kaldırma fırsatı kayboldu. Harekete geçme başarısızlığı doğrudan Hamlet ve diğerlerinin acılarına katkıda bulunur.
* Değişme Odağı: Oyunun odağı, Hamlet'in ahlaki ikileminden eylemsizliğinin sonuçlarına geçer. Seyirciler, Hamlet çevresindeki dünyanın kendi iç çatışmasıyla mücadele ederken parçalandığını görüyor.
* Hamlet'in kendi düşüşü: Hamlet'in tereddütü nihayetinde kendi çöküşüne yol açar. Nihayetinde ölümüne ve etrafındaki kişilerin yok edilmesine katkıda bulunamaması.
Sonuçta, Hamlet'in tereddütü ahlaki, psikolojik ve pratik nedenlerin bir karışımıyla karmaşık bir konudur. Shakespeare'in intikam yükü, adaletin doğası ve insan doğasının karmaşıklıkları ile mücadele eden bir karakterin tasvir edilmesinin bir kanıtıdır.