İlk bölüm olan "Çelik Sutyen", okurları şiddet içeren ve baskıcı bir toplumda yaşayan genç bir kadın olan konuşmacıyla tanıştırıyor. Konuşmacı, giymeye zorlandığı çelik sütyeni, maruz kaldığı baskının ve karşılaştığı sürekli şiddet tehdidinin sembolü olarak tanımlıyor.
İkinci bölüm olan "Silah Olarak Beden", konuşmacının kendi bedeniyle olan ilişkisini araştırıyor. Vücudunun hem bir güç hem de kırılganlık kaynağı olduğunu ve hem bir direniş aracı hem de şiddetin hedefi olduğunu anlatıyor. Üçüncü bölüm olan "Kurtuluş", kadınların yaşadığı şiddet ve baskıdan umut ve kurtuluş olanağı sunuyor. Konuşmacı, kadınların özgürce özgürce yaşayabildiği, bedenlerine saygı duyulduğu bir dünya hayal etmeye başlıyor.
Çelik Sütyen, şiddet dolu ve baskıcı bir dünyada yaşayan kadınların deneyimlerini ve mücadelelerini dile getiren güçlü ve önemli bir şiir koleksiyonudur. Kitap bir eylem çağrısı ve kadın hakları ve güvenliği için mücadele etmenin gerekliliğini hatırlatıyor.