Meksika, 15. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar İspanyol İmparatorluğunun bir parçasıydı. İspanyol İmparatorluğu 16. yüzyılın başlarında Meksika'yı fethetti ve sonraki 300 yıl boyunca sömürge yönetimini kurdu. Sömürge döneminde, iletişimi ve kontrolü kolaylaştırmanın bir yolu olarak İspanyol dili yerli halklara tanıtıldı ve empoze edildi. Meksika sonunda İspanya'dan bağımsızlığını kazanmış olsa da, sömürge döneminde uzun süredir devam eden İspanyol etkisi ve kültürel asimilasyonun bir sonucu olarak İspanyolca resmi dil olarak kaldı.
Orta ve Güney Amerika:
Orta ve Güney Amerika'nın İspanyol İmparatorluğu tarafından sömürgeleştirilmesi 15. ve 16. yüzyıllar boyunca meydana geldi ve bu, İspanyol dilinin bölgeye yayılmasıyla sonuçlandı. İspanyol fatihler bu bölgelerde sömürge yönetimleri, misyoner ileri karakolları ve diğer yerleşim yerleri kurdular ve sömürgeciler ile yerli halklar arasındaki birincil iletişim aracı olarak İspanyolcayı tanıttılar. Orta ve Güney Amerika'da konuşulan çeşitli yerli dillere rağmen, yönetim, eğitim ve dini faaliyetlerde kullanılması ve Katolik Kilisesi'nin etkisiyle İspanyolca baskın hale geldi.
Ayrıca, İspanyolca dili çeşitli faktörler nedeniyle güçlendirildi ve yayıldı:
- Eğitim Sistemi :İspanyol eğitim sistemi sömürge döneminde kurulmuş ve bölgelerin bağımsızlığını kazanmasından sonra da eğitimin temeli olmaya devam etmiştir. İspanyolca eğitim diliydi ve eğitimde birincil dil konumunu sağlamlaştırıyordu.
- Ekonomik ve Siyasi Güç :İspanyol elitleri bağımsızlığını yeni kazanan uluslardaki güçlerini ve nüfuzlarını korudular ve İspanyolcanın hükümet, ticaret ve sosyal ilerleme dili olarak kullanılmasına katkıda bulundular.
- Kültürler Arası Etkileşimler :İspanyol yerleşimciler, yerli halklar ve diğer etnik gruplar arasındaki etkileşimler de İspanyolcanın yayılmasına katkıda bulundu. Bu gruplar iletişim kurdukça ve birbirine karıştıkça, İspanyolca sıklıkla iletişim ve ticaret için ortak bir dil veya "lingua franca" olarak ortaya çıktı.
- Kitle İletişim Araçları ve Edebiyat :Bölgede matbaanın kullanılmaya başlanması ve kitle iletişim araçlarının gelişmesinden sonra İspanyolca, gazeteler, kitaplar ve daha sonra televizyon ve radyo aracılığıyla bilginin yayılmasında baskın dil haline geldi. Bu, İspanyolcanın yazılı ve sözlü iletişim dili olarak konumunu daha da güçlendirdi.