1. Telif Hakkı İhlali: Dans stüdyosu tarafından kullanılan dini müzik telif hakkıyla korunuyorsa, o müzikte izinsiz bir rutinin gerçekleştirilmesi telif hakkı ihlali teşkil edebilir. Bu, özellikle dans stüdyosunun giriş ücreti alması veya performanstan başka şekilde kar elde etmesi durumunda geçerli olacaktır. Bu gibi durumlarda, telif hakkı sahibi dans stüdyosuna tazminat davası açabilir veya rutini tekrar gerçekleştirmesini engellemek için tedbir talebinde bulunabilir.
2. Din Özgürlüğü: Bir dans gösterisinde haç gibi dini sembollerin kullanılması, potansiyel olarak din özgürlüğü sorunlarını gündeme getirebilir. Amerika Birleşik Devletleri'nde Anayasanın Birinci Değişikliği dinin serbestçe uygulanmasını korur. Bu, dini ritüelleri gerçekleştirme ve dini inançları ifade etme hakkını da içerir. Ancak bu hak mutlak değildir ve başkalarının haklarına müdahale edilmesi veya kamu güvenliğini tehdit etmesi gibi belirli durumlarda sınırlanabilir. Özel bir dans stüdyosu söz konusu olduğunda, bazı kişilerin dans gösterisinde dini müzik ve sembollerin kullanılmasının saldırgan olduğunu veya dini inançlarını ihlal ettiğini iddia etmesi mümkündür. Ancak dans stüdyosunun, performanslarının ifade özgürlüğü kapsamında korunduğunu ve sanatsal çalışmalarında dini semboller ve müzik kullanma hakkına sahip olduklarını iddia etmesi de mümkündür.
Sonuçta, dini müzik rutini icra ettiği ve haçı destek olarak kullandığı için özel bir dans stüdyosuna dava açılıp açılamayacağı, davanın spesifik gerçekleri ve koşullarının yanı sıra geçerli yasa ve düzenlemelere de bağlı olacaktır. Bunun karmaşık bir hukuki konu olduğunu ve özel hukuki tavsiye için her zaman bir avukata danışmanın tavsiye edildiğini unutmamak önemlidir.