Sadao'nun karısı Hana, sırlarının ortaya çıkması durumunda sonuçlarından korkarak pilotu barındırma kararlarına başlangıçta şüpheyle yaklaşır. Ancak Homer'la etkileşime girdikçe onu bir düşmandan ziyade bir birey olarak görmeye başlar ve içinde bulunduğu kötü duruma sempati duymaya başlar.
Sadao, ülkesine olan bağlılığı ile kişisel değerleri arasında etik bir çatışmayla karşı karşıyadır. Bir doktor olarak görevinin öneminin farkındadır ancak aynı zamanda düşmana yardım etmenin kendisi ve ailesi üzerinde ciddi sonuçlar doğurabileceğinin de farkındadır. Hana'nın desteği ve anlayışı ona Homer'a ihtiyatlı davranmaya devam etme cesareti verir ve onu yetkililerden saklamak için birlikte çalışırlar.
Hikaye ilerledikçe Sadao ve Hana'nın Homer'la ilişkisi derinleşir. Bir dostluk duygusu geliştiriyorlar ve Homer, etkileşimleri aracılığıyla Japon kültürü ve geleneklerini öğreniyor. Pilotun varlığı, sürekli keşfedilme korkusuyla yaşadıkları için evlerinde bir gerilim kaynağı haline gelir.
Hikayenin doruk noktası, askeri polisin kayıp Amerikalı pilotu aramak için kliniği araması sırasında ortaya çıkar. Sadao ve Hana, Homer'ı başarılı bir şekilde gizleyerek ve sırlarını güvende tutarak yetkilileri alt etmeyi başarır.
Sonunda Sadao ve Hana deneyimleri üzerinde düşünür ve çatışma zamanlarında şefkatin ve insanlığın önemini fark ederler. Homer'a yardım etme kararlarının onlara önyargı, empati ve insani bağlantıların gücü hakkında değerli dersler verdiğini anlıyorlar.
"Düşman" ahlaki sorumluluk, kültürel anlayış ve savaşın bireyler üzerindeki etkisi temalarını araştırıyor. Düşmanın meçhul bir varlık olduğu fikrine meydan okuyor ve toplumsal çatışmaların ortasında insan ilişkilerinin karmaşıklığını vurguluyor.