1. Trajik Kusur ("Hamartia"):
- Willy'nin kör iyimserliğe, kendini kandırmaya ve çarpık gerçeklik görüşüne aşırı güveni onun trajik kusuru olarak hizmet ediyor. Başarı ve tanınma hayalleriyle, bunları başarmak için pratik adımlar atmadan sürekli kendini kandırır.
2. Kibir ve Gurur :
- Willy yersiz bir gurur duygusuna kapılmış durumda, kendi büyüklüğüne inanıyor ama bunu destekleyecek gerekli beceri ve başarılara sahip değil. Gururu, kötüye giden hayatının gerçekliğine karşı onu kör ediyor ve değişimi benimsemesini engelliyor.
3. Uyum Sağlanamaması :
- Willy, bildiği geleneksel kapıdan kapıya satıcılığın ötesine geçen, değişen iş dünyasına uyum sağlayamıyor. Katılığı ve yeni yöntemler öğrenmedeki yetersizliği onun çöküşüne katkıda bulunuyor.
4. Geçmişi Putlaştırmak :
- Willy idealize edilmiş bir geçmişe tutunuyor, başarılı olduğuna ve sevildiğine inandığı gençlik günlerini anıyor. Artık var olmayan bir geçmişle bu sürekli karşılaştırma, onun bugünü ihmal etmesine yol açar ve gelecekteki başarı şansını azaltır.
5. Yanlış Yönlendirilmiş Hayaller ve Değerler :
- Willy, bu özlemler yüzeysel ve ulaşılamaz olsa da oğullarına popülerliğin ve maddi başarının önemini aşılıyor. Çarpık değerleri onu ve ailesini hayal kırıklığına uğratan bir yola sürüklüyor.
6. İzolasyon ve Yalnızlık :
- Willy'nin kendini kandırması ve kuruntuları onu ailesinden ve arkadaşlarından uzaklaştırır. İzole ve yalnız hale gelir, bu da depresyonunu şiddetlendirir ve çöküşünü hızlandırır.
7. Vahim Eylemler ve Sonuçları :
- Willy'nin eylemleri, örneğin ilişkisi ve başarısız başarı girişimleri, sonuçta onun trajik sonuna yol açar. Seçimlerinin kendisi, ailesi ve etrafındakiler için korkunç sonuçları var.
8. Katarsis ve Merhamet :
- Willy'nin trajik kaderi, onun kusurlarını fark eden ve mücadelesiyle empati kuran seyircide bir katarsis duygusu uyandırıyor. Seyirci onun umutsuzluğa ve kendi kendini yok etmeye düşüşüne tanık olurken, düşüşü de acıma yaratıyor.
Böylece Willy Loman'ın trajik doğası, ölümcül kusurlarından ve bu kusurların onu nasıl trajik bir sona sürüklemesinden kaynaklanmaktadır. Hızla değişen bir dünyada sıradan insanın mücadelelerini simgeliyor; yanılsama, hayal kırıklığı ve Amerikan rüyasının peşinde koşma temalarını vurguluyor.