- Dee'nin iç çatışması:
Dee, Afrika mirasını benimseme arzusu ile beyaz kültüre asimile olma arzusu arasında kalır. Adını "Maggie"den "Dee"ye değiştiriyor, saçını Afro yapıyor ve Afrika kıyafetlerini benimsiyor. Bununla birlikte, aynı zamanda sahte bir Güney aksanıyla konuşuyor ve atalarının kültürel geleneklerinden çok beyaz kültürün maddi varlıklarıyla ilgileniyor.
- Maggie'nin iç çatışması :
Maggie aynı zamanda kimliğiyle de mücadele ediyor. Afrika mirasıyla gurur duyuyor ama aynı zamanda Amerika'da siyahi insanların karşılaştığı ırkçılık ve ayrımcılığın da farkında. Başarılı olmak ve saygın olmak istiyor ama bunları başarmak için kimliğinden de vazgeçmek istemiyor.
- Annemin iç çatışması:
Anne, Dee ve Maggie arasındaki anlaşmazlığın ortasında kalır. Her iki kızını da seviyor ama onları her zaman anlayamıyor. Onların mutlu ve başarılı olmalarını istiyor ama aynı zamanda Afrika mirasına sadık kalmalarını da istiyor.
Bu iç çatışmalar, karakterlerin birbirleriyle ve değer verdikleri nesnelerle olan etkileşimleri aracılığıyla keşfediliyor.
- Örneğin Dee'nin büyükannesinin yaptığı yorganlara olan arzusu, onun Afrika mirasına sahip çıkma arzusunu simgeliyor.
- Maggie'nin yorganlardan vazgeçme konusundaki isteksizliği, kimliğini kaybetme korkusunu simgeliyor.
- Annenin yorganları kime alacağına karar verme mücadelesi, her iki kızına olan sevgisini ve onların mutlu ve başarılı olmalarına olan arzusunu simgelemektedir.
Günlük Kullanımdaki iç çatışmalar, Afrikalı Amerikalıların 1970'lerde karşılaştığı karmaşık sosyal ve kültürel sorunları yansıtıyor.
- Ayrıca bireysel kimliğin ırk, sınıf ve cinsiyetin kesişimiyle nasıl şekillendiğini de gösteriyorlar.