1. Satış Baskısı :Wells Fargo'nun kurumsal kültürü, satışları ve gelir artışını güçlü bir şekilde vurguladı. Bu, çalışanların gerçekçi olmayan satış hedeflerine ulaşma konusunda baskı hissettikleri bir ortam yarattı. Bu baskı, agresif satış taktikleri ve sahte hesap oluşturulması gibi etik olmayan uygulamalara yol açtı.
2. Etik Denetim Eksikliği :Wells Fargo'nun kurum kültürü, etik davranışa veya düzenlemelere uyuma öncelik vermiyordu. Etik olmayan eylemleri tespit etmek ve önlemek için yeterli iç kontroller ve gözetim mekanizmaları mevcut değildi. Bu, dolandırıcılık uygulamalarının uzun süre fark edilmeden devam etmesine olanak tanıdı.
3. Etik Olmayan Davranışları Ödüllendirmek :Wells Fargo'daki ücret ve ödül yapısı, eylemlerinin etik sonuçlarına bakılmaksızın çalışanları satış hedeflerine ulaşmaya teşvik etti. Çalışanların yüksek satış rakamları nedeniyle ödüllendirilmesi, gelire odaklanmayı güçlendirdi ve skandala yol açan etik dışı uygulamalara katkıda bulundu.
4. Misilleme Korkusu :Etik olmayan uygulamalarla ilgili endişelerini dile getiren çalışanlar sıklıkla misilleme korkusuyla veya açıkça konuşmanın olumsuz sonuçlarıyla karşı karşıya kaldı. Bu sessizlik kültürü, çalışanların suiistimalleri bildirmelerini engelleyerek etik olmayan uygulamaların devam etmesine olanak sağladı.
5. Sorumluluğu Teşvik Etmedeki Başarısızlık :Wells Fargo'nun kurumsal kültüründe sorumluluk duygusu yoktu. Üst düzey yöneticiler ve liderler, etik olmayan eylemlerin sorumluluğunu üstlenmediler ve bireyleri skandaldaki rollerinden sorumlu tutma konusunda başarısız oldular.
Özetle, Wells Fargo'daki kurumsal kültür, satış ve geliri etik değerlerden üstün tutan, yeterli denetimden yoksun, etik olmayan davranışları teşvik eden ve çalışanları suiistimalleri bildirmekten caydıran bir ortam yaratarak skandalda önemli bir rol oynadı. Bu faktörler toplu olarak dolandırıcılık uygulamalarına katkıda bulundu ve sonuçta skandala yol açtı.