Kentsel Çürüme: Oyunun geçtiği yer, 1950'lerin ortalarında New York City'nin ırksal olarak bölünmüş Yukarı Batı Yakası'dır. Bu kentsel ortam, özellikle Köpekbalıkları ve Jetlerin yaşadığı yıkık mahalle, dönemin sosyal ve ekonomik sorunlarını simgeliyor. Harap olmuş apartmanlar ve sokaklar, karakterlerin mücadelelerini ve hayatlarını şekillendiren kasvetli ortamı yansıtıyor.
Sosyal Gerilimler: Ortam, iki çete, Köpekbalıkları (Porto Rikolular) ve Jetler (beyaz Amerikalılar) arasındaki çatışmayı daha da şiddetlendiriyor. Jetler, artan Porto Riko nüfusu nedeniyle tehdit altında hissediyor ve bu da ırksal gerilimin ve önyargının artmasına yol açıyor. Ortam, o dönemde Amerikan toplumunda yaşanan daha geniş sosyal huzursuzlukların ve kültürel çatışmaların bir mikrokozmosu olarak hizmet ediyor.
Dans: Spor salonundaki dans, Köpekbalıkları ve Jetleri kısa bir süreliğine birlik için bir araya getiren oyunun merkezi bir ortamıdır. Ancak dans aynı zamanda çeteler arasındaki temel gerilimleri ve rekabetleri de gözler önüne seriyor ve sonunda oyundaki trajik olayları tetikliyor. Dans sahnesi, karakterlerin gençlik enerjisini ve tutkusunu yakalarken, çatışmalarının anlamsızlığını ve yıkıcı doğasını da vurguluyor.
Mahalle: Mahallenin kendisi oyunda dinamik bir karakterdir. Canlı Latin müziği, sokak yaşamı ve etnik marketlerin ve sosyal kulüplerin varlığı, Porto Rikolu topluluğunun kültürel kimliğini yansıtmaktadır. Ortam, izleyiciyi karakterlerin dünyasına sürüklüyor ve onların kültürel köklerine olan güçlü bağlarını vurguluyor.
Sembolizm: Kentsel çürüme, grafiti kaplı duvarlar ve şehrin sesleri bir önsezi duygusu yaratıyor ve ortaya çıkan trajik olayların habercisi. Bu unsurlar, karakterlerin iç çalkantılarının, karşılaştıkları sert gerçeklerin ve yeni bir topluma asimile olmanın zorluklarının sembolik temsilleri haline gelir.
Batı Yakası Hikâyesi, ortamı ustaca kullanarak oyunun önyargı, sosyal adaletsizlik, asimilasyon ve Amerikan Rüyası'nın peşinde koşma temalarını etkili bir şekilde güçlendiriyor. Oyun, bu özel zaman ve mekanın merceğinden bakarak toplumsal yapıların bireyler üzerindeki etkisi ve onların aidiyet ve kimlik mücadeleleri üzerine derinlemesine düşünmeyi teşvik ediyor.